Ana içeriğe atla
                                                                        Şorgöl

Bulanık’tan batı yönüne Yoncalı Köy'üne doğru yaklaşık 1 kilometre yürüdüğünüzde sağ kolunuzun üzerinde yeşil otları,küme küme cilleri(Hasırotu),uzun boylu kamışları fark edersiniz.Biraz daha yamacı   aşağıya doğru indiniz mi çukurun içinde dışarıya baloncuklar saçarak ,kaynayan güzel bir su görürsünüz.İşte orası şorgöldür.
O çukurun içinden kaynayan suya baktığınızda sanki içinde bakıra çalar renklere bürünmüş çakıl taşlarını görürsünüz.Su pırıl pırıldır,kaynağına baktığınızda içerisinden baloncuklar çıkar onbin ,yüzbin tane.Yaz aylarında özellikle çevresinde çayırlar biçildikten sonra ilçe halkının hem eğlence hem de şifa kaynağı olur.Evden hazırlanıp getirilen yiyecekler ve içecekler gün boyu zevkle tüketilir.Suyun kaynak kısmı birkaç yerdedir.Sınırlı olan kaynaklara sırayla girilir.Kimi tas ile su döker üzerine kimisi kaynağın içine girer.Acaba  bu suda çimmeyeniniz var mı?
Şorgöl sazlıkları Yoncalı köyüne doğru uzar gider.Etrafı çayırlarla bezenmiştir.Bir uçtan bir uca Ahet Amcanın çayırları.Yukarıda Şiyelerin tarlaları.Kimi yerlerde de sudaki minarelerden olsa gerek toprak çorak hale gelmiştir.Sazlıklardan ana yola doğru geldiğinizde etrafınız pancar tarlalarıyla sarılır.Sazlıklardaki hasırotu(cil),semer otu,ince  kamışlar birçok canlıya ev sahipliği yapar:Bunlar:Ördekler,yaban kazları,kar bataklar ,yılanlar,kaplumbağalar, hele hele kurbağalar karınlarını şişirerek yeşile kesmiş sazlığı.Akşam olunca çok sesli koro gibi vıraklamaya başlarlar.Göçmen kuşların yaz döneminde konaklayıp üreme yaptığı sıcak noktalardan biridir.O yavru kuşların ayrı ayrı sesleri sazlığa başka bir canlılık verir.Yavrularını büyütüp sonbaharda tekrar göçe hazırlanırlar.Kuşların bir kısmı da ales sazlıklarında konaklar.Sazlığın kamışları boyları ile kavak ağacına benzer. Sonbahara doğru başlarında ince tüylü tohumlar verir. İçinde türlü su ve kara canlıları yaşar.

Hep düşünmüşümdür.Acaba şorgöl suyu üzerine tesisler yapılarak kaplıca olarak hizmete sunulamaz mı? Ya da diğer türlü içindeki mineralleri incelenerek,içmek için şişelenip pazara sunulamaz mı?Bu konuda bilgi sahibi değilim.Dilerim ki Bulanık’ın yerel ve merkezi yönetimleri bu su hakkında üniversite çevreleriyle iş birliği yaparak şorgöl suyunu hak ettiği yere koyarlar.Yıllar yılı akıp giden bu suyu her anlamda verimli hale getirirler.Bunu derken derelerin özgür akmasına engel olmadan,şorgöl suyu değerlendirilmeli.Oradaki Floraya zarar vermeden.Börtü böceğin,kuşların yuvasını bozmadan, değerlendirilebilsin.18.05.2015

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Çalışanları Aydın’da anjiyoğrafi olmam gerektiği tarafıma bildirildi.Bunun üzerine Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalında Sayın Prof.Özer Badak Hocamız ile irtibata geçtik.Hocamız 29.06.2015 pazartesi günü servise yatışımı yaptı.Ertesi gün Prof.Özer Badak ve ekibi başarılı bir şekilde anjiyografimi yaptılar.Serviste bir  gün süre ile kaldım.Başta Hocamız ve ekip arkadaşları olmak üzere,asisitanlar,hemşireler,personeller gerekli ilgi ve alakayı hastalara gösteriyorlardı.Görev bilinciyle hareket ediyorlardı. Yapılan anjiyografinin sonucunda,pekte istenmeyen bir sonuç çıktı.Kalbi besleyen damarlardan üç tanesi (ikisi 0/0  100, biri 0/0  80)tıkalıydı.Hocamız sonuçları değerlendirdi.By pass olmam gerektiğini söyledi. Bu kez Kalp Damar Cerrahisinden Prof.Dr.Şevket Baran Uğurlu Hocamız ile görüştük.Bir hafta sonrasına ameliyat gününü verdi.Hiç beklenmedik bir sonuçla karşı karşıyaydım.Çok da yapılacak bir seçene...
                                                                 Okulların Mimarisi  Hep merak etmişimdir.Okulların projelerini çizen mimarlar ve o projeleri hayata geçiren mühendisler,bitirdikleri bu binalarda eğitim yapılırken, yapılan binadan kaynaklı ne tür zorluklar yaşandığını biliyorlar mı? Acaba Milli Eğitim Bakanlığı tek proje üzerinde ısrarcı mı oluyor?.Bilmiyorum.Bu projelerin arsa üzerine oturtulmasında şehirlerin,iklim,rüzgar,eğitim döneminde binadan yararlanılan güneşli  gün sayısı dikkate alınmaz mı?Binalarda  sosyal donatılar yeterince düşünülmez mi?  Her şehrin güneşten etkilenmesi farklıdır.Mesela Aydın ili Nisan ayından itibaren çok sıcak alır.Bana göre okul binası...
Kalp Ağrısı Yürekte yangın var ,damarda kan yürümez. Damar neşter yedi mi kanar da kanar. Nasılda yanar yaralar nasıl? Sızılar dinmez, geceler sabah olmaz. Uyanırım penceremde İzmir  Dağları,çam kokusu. Odamda hemşireler,doktorlar hastaları gezer, Her birinden ayrı ayrı çare beklersin. Özveri ile çalışırlar, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi çalışanları. Yaralar söz dinlemez,gününü bekler. Sabırla düzelir kesilen yaralar. Umut kapıyı çalar,sağlık yüreği yoklar. Damarda kan akarda akar.                21.07.2015    Celal Yıldırım