Eğitim-Yaşam-Teknoloji
Eğitim insanda istenilen davranışları yaratma süreci olarak
tanımlanır.Peki yöneticilerimiz bizlerde
istendik davranışları böylemi istiyor.onu bir irdeleyelim.
Yönetenler kendilerine daha çağdaş bir toplum modeli mi
?Yoksa yüzünü Arap Coğrafyasına dönmüş
Orta Doğu modeli mi?İstiyor.Yapılan uygulamalara baktığımızda ikinci
modelin tercih edildiğini görmekteyiz.Bu durum toplumu daha da gerilere
götürmektedir.
Üniversitelerde akademisyenlerin bağımsız bir şekilde bilim
üretiminin önü tıkanmıştır.Bu durum beraberinde teknolojik üretmin önünde büyük
engel teşkil etmekte.Beraberinde teknoloji ithal eder,duruma
düşmekteyiz.Decart’ın dediği gibi” özgür olmayan toplum mutlu
olamaz.”Beraberinde de üretim olmaz.Üretmeyen toplumun da yaşam kalitesinde
olumlu yönde gelişme olmaz.
İthal ürünleri tüketerek ülkeler gelişmez. Günümüz global
dünyasında ülkeler her ne kadar birbirlerine bağımlı olsalar da,her ülke kendi
öz kaynaklarını kullanarak gelişir.Aksi halde küçücük bir cep telefonuna da
yüzlerce dolar ödeyerek kullanmak zorunda kalırız.
Eğitimde okul öncesinden
başlayarak,ilkokul,ortaokul,lise,üniversite düzeyinde yeniden köklü değişiklikler yapılarak
öğrencilerde öğrenmenin önü açılmalıdır.Eğer çocukların ve gençlerin bilgiye
ulaşma yollarını öğrenmezlerse,bilgiyi ezber edip birer papağan olurlar.Bu
papağanlar da sahipleri nasıl istiyorsa öğle davranış sergilerler.Toplumda bir
arpa boyu yol alamaz.
Günümüz bilgi çağıdır.Bilgiyi üretip diğer ülkelere pazarlayarak
ve kendimiz kullanarak gelişebiliriz.Katma
değeri yüksek ürünler üreterek teknolojik ilerleme kaydederiz.Son yıllarda
İrlanda,Hindistan gibi ülkeler bilgisayar yazılımları üreterek ülkelerine ciddi
bir dış Pazar yaratabilmişlerdir.Bilgiyi üretip ve kullanmalıyız. Bilgi
üretmenin önündeki en büyük engel, özgür ortam yaratamamak. Ayrıca arge
çalışmalarına yeterince ödenek ayırmamak.
Eğitime gerekli önemi verirsek beraberinde teknolojik
gelişmeler olur.Teknolojimiz geliştikçe ülke zenginleşir.Zenginleştikçe
demokrasimizin çıtası yükselir.Demokrasi geliştikçe Finlandiya gibi mutlu
çocuklar ülkesi oluruz. Yaşam kalitemiz artar.Daha mutlu bir ülke için,Yetkilileri
eğitim-yaşam- ve teknoloji üçgeninde
düşünmeye davet ediyorum. 19.04.2015
Celal Yıldırım
Yorumlar
Yorum Gönder