Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Bayramlar Bayramlar sevinçlerin öne çıktığı,küskünlerin barıştığı,paylaşımların olduğu günler olarak bilinir.Bu haliyle bayramlar çok iyidir.Acaba bu anlamında mıdır bayramlar? İçinde olduğumuz Kurban Bayramına gelince ;İbrahim Peygamberin oğlunu tanrıya daha yakınlaşma adına oğlunu tanrı yoluna Kurban ederken tanrının ona Bir koç göndererek oğlunu kurban etmesi önlenmiş oldu.İbrahim Peygamber de tanrıya bağlılığını böylece ilan etmiş oldu. Kurban kelimesi Arapça “ kbr”  kelimesinden gelmektedir.Tanrıya bir şeyler sunarak ona yaklaşma anlamındadır.Hz.Adem’in iki oğlu Habil ile Kabil de tanrıya yakınlıklarını bildirmek için çiftçilik yapan Kabil tanrıya tahıl sunmuş.Hayvancılık yapan Habil ise tanrıya kuzu sunmuş.Tanrı Habil’in kuzusunu kabul etmiş.Kabil bu durumu kıskanarak tanrıya Habil yaklaşıyor, tanrı onu kabul etti diyerek,Habil’i katl eder.İlahi olanla akraba olma yolunda ,Kabil kardeşinin katli olur.Günümüzde ise insanlar Allah yolunda kurban keserek ,onun yolunda o...
Dostluk Eğlenmek istersin,yanı başında bir dost gerek. Gamlanırsın  başını yaslamaya, bir dost gerek. İçini dökmek istersin ,yanı başında bir dost gerek. Dost dediğin iki günde elde edilmez,süreç gerek süreç. Başın dara düştü ,bir dost gerek. Yetiş dediğinde,canhıraş yetişen,çare bulan. Dost olmadan,nasıl olur yaşam,düşünemem. Arkadaşsız,dostsuz yaşama ne gerek. 28.08.2015 Celal Yıldırım
Adres Tarif Eder misiniz? Her birimiz adres sorma ya da tarif etme durumuyla karşı karşıya kalmışızdır.Genelde alışıla gelmiş basma kalıp cümlelerle tarif etmeye çalışırız. Bilmem hiç düşündünüz mü neden iyi bir adres tarifi yapamayız.Biri bir adres sorar.Bizde dümdüz git,sağa dön,karşına yüksek bir bina gelecek, oradan aşağıya git,tekrar birine sor.Adres tarif ettiğimiz kişinin beynini bilgisayar zannederiz.Yaptığımız tarifi anlamasa da anlamış gibi teşekkür ederek ayrılır.Bizden ayrılan adres sorucu tekrar birine aynı adresi sorar.Çünkü o kadar çok ayrıntıya girdik ki garibib anlamadan bizden ayrılmış. Peki neden adres iyi tarif edemeyiz?Cevabı net çocuklarımıza ilkokulda gereksiz birçok bilgiyi yüklediğimiz çok olur.Fakat günlük yaşamımızda bu kadar gerekli olan,adresle ilgili yeteri kadar uygulamalı eğitim vermeyiz.Sonuç hayatın içinde,sizde deneyin görün. İlkokulda Hayat Bilgisi derslerinde uygulamalı olarak,kroki bilgisi,yön bilgisi,adres bulma,sokak levhaları ve anlamı,...
Ağız Tadıyla Balık Yiyebilmek Balık yemeği sevmeyenimiz bildiğim kadarıyla çok azdır.Tabi ki doğal ortamında hayat bulmuş balıktan söz ediyorum.Şimdi dersiniz ki denizlerimizde balıklar için doğal ortam kaldı mı?Haklı bir soru. Hep övgüyle söz ederiz üç tarafı denizlerle çevrili bir yarım ada ülkesi olduğumuzu.Coğrafi olarak övünmek hakkımız.Ama gel gör ki,bu denizlerdeki ürünlerden ne ölçüde yararlanıyoruz.Orası bir muamma. Denizlerimizin kıyısındaki yerleşim birimlerinde kontrolsüz nüfus artışı ile birlikte arıtmadan denize bırakılan atık sular,kaba çöpler oradaki ekosistemi olumsuz etkileyerek deniz canlılarına zarar vermektedir. Yine kıyı bölgelerinde kurulan sanayi tesisleri,turizm için kurulan oteller atık sularını yeterince denetlenmeden denize bırakılması aynı olumsuzlukları yaratmakta. Denizlerdeki eski gemilerle yapılan petrol ve kimyasal taşımacılığında denize sızan petrol ve kimyasallar deniz canlılarını yaşam alanlarını kirletiyor.Balıklar bu ortamlarda çoğala...
Kestane Ağacı Bu ne yüksek bir ağaç,gölgesi kendinden büyük. Üzerinde kirpi gövdesi gibi kestaneler, Eylül, ekim ayında salla dalları,dökülsün meyveler, Toplarken dikkat et,elin incinmesin. Kestaneler parlak kahverengi,içi nişasta şeker dolu, Uzun kış gecelerinde,hüznün meyvesidir. At sobanın üzerine patlasın,kebap olsun Yiyince ısı ,enerji,kuvvet  versin, Kestanem şeker oldu,tadı bal gibi, Sende ye ağzın ballansın,gönlün hoş olsun, Ağacına iyi bak,ürün bol olsun, Çoluk çocuk kestane şekeri yesin,tatlansın. 10.08.2015   Celal Yıldırım
Körsu Bahar gelince etrafın ,çayır çimen. Bir yanda Affan Dede balık avlar, Diğer yanda çocuklar,suyuna balıklama atlar Doyamazsınız, yarım adalarında çilingir sofrasına. Yaz olunca kıyısında koyunlar dinlenir, Kırkım yapmak için,sırayla Körsu’ya atlarlar, Kuruyanların kırkımı yapılır,yünler tokaç altında köpük atar. Genç kızlar yuyar,erkekler tokaç vurur. Sonbaharda suyun durgun ve duru akar Çakıl taşlı kıyılarında,buğday yıkanır, Bir yanda tahıl sergileri,bir yanda bulgur kazanı, Ne eğlenceli bir dereymişsin,bizim güzel Körsu.  29.07.2015                         Celal Yıldırım
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Çalışanları Aydın’da anjiyoğrafi olmam gerektiği tarafıma bildirildi.Bunun üzerine Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalında Sayın Prof.Özer Badak Hocamız ile irtibata geçtik.Hocamız 29.06.2015 pazartesi günü servise yatışımı yaptı.Ertesi gün Prof.Özer Badak ve ekibi başarılı bir şekilde anjiyografimi yaptılar.Serviste bir  gün süre ile kaldım.Başta Hocamız ve ekip arkadaşları olmak üzere,asisitanlar,hemşireler,personeller gerekli ilgi ve alakayı hastalara gösteriyorlardı.Görev bilinciyle hareket ediyorlardı. Yapılan anjiyografinin sonucunda,pekte istenmeyen bir sonuç çıktı.Kalbi besleyen damarlardan üç tanesi (ikisi 0/0  100, biri 0/0  80)tıkalıydı.Hocamız sonuçları değerlendirdi.By pass olmam gerektiğini söyledi. Bu kez Kalp Damar Cerrahisinden Prof.Dr.Şevket Baran Uğurlu Hocamız ile görüştük.Bir hafta sonrasına ameliyat gününü verdi.Hiç beklenmedik bir sonuçla karşı karşıyaydım.Çok da yapılacak bir seçene...
Kalp Ağrısı Yürekte yangın var ,damarda kan yürümez. Damar neşter yedi mi kanar da kanar. Nasılda yanar yaralar nasıl? Sızılar dinmez, geceler sabah olmaz. Uyanırım penceremde İzmir  Dağları,çam kokusu. Odamda hemşireler,doktorlar hastaları gezer, Her birinden ayrı ayrı çare beklersin. Özveri ile çalışırlar, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi çalışanları. Yaralar söz dinlemez,gününü bekler. Sabırla düzelir kesilen yaralar. Umut kapıyı çalar,sağlık yüreği yoklar. Damarda kan akarda akar.                21.07.2015    Celal Yıldırım
                                                Telli Turna Telli turna  ( Anthropoides virgo ),  turnagiller  (Gruidae)  familyasına  ait bir  kuş   türü . 155-180 cm  kanat  açıklığı, 85-100 santimetre uzunluğunda,  bayağı turnadan  ufakça daha küçük ama benzer kuş  tüyü  olan bir turnadır. Göçmendirler,  Afrika  ve güney  Asya 'da kışlarlar. Telli turnalar genellikle, kış boyunca kuru otlaklarda bulunurken,  üreme  mevsimi esnasında  bataklık  alanlar yaşam yeri olarak tercih edilir. Nemli bataklıklar,  bozkır   habitatları  ve çayırlar, seçilebileceği diğer alanlardır. Türkiye'de şu anda 11 telli turna vardır. Nesli tükenmekte olan kuşlar arasındadır. Türkiye'de sadece  Bulanık  Ovasında yaşayabilmektedirler. Telli Turna'nın nesli...
Van Gölü Adına Van Denizi demişler,yakışır. Tatvan’dan Van’a uzar gider,maviliklerin, Akdamar’dan Çarpanak’a,efsanelerin, Doğunun inci kefalli  Van Gölü. Kıyısında balıkçı teknelerin ne güzel, Van  kahvaltısıyla, güne başlayan,insanların. Serin efil efil esen rüzgarın ,kıyını yalar. Martılarıyla bütünleşen, Van Gölü. Erciş’ten Gevaş’a  sahilleri ne güzel, Ahlat’ta Selçuklu kümbetlerinle Edremit’te  lüks otellerin,konak olur Manzarana doyum olmaz, Van Gölü. Ayanıs,Molla Kasım yazlıkların mekanı, Kafa dinler , gardaşlarım,bacılarım, Sahilinde, suyu ipil ipil parıldar, Suyu sodalı ,mevsimi kısa Van Gölü.                                 23.06.2015                      ...
Tıp Doktoru Olmak Sahiden doktor olmayı düşüneniz oldu mu?Ya da doktor olmak için ne kadar güç koşulları aşarak doktor  olunduğunu düşündünüz mü? Her neyse, zor iş doktor olmak. Diyelim ki bütün engelleri aşıp günün birinde doktor oldunuz.Ve sizi yurdumun herhangi bir köşesine doktor olarak tayin ettiler.Buraya kadar güzel.Mesleğe başladınız.Gece gündüz demeden insanların sağlığa kavuşması için çaba içindesiniz.Fakat gözü dönmüş aptalın biri sizi mesleğinizin gereklerini yapmaktan alı koyuyor,engelliyor ya da katlediyor. Tabii ki bu durum tesadüfi değildir.Sağlıkta dönüşüm programı uygularken ,doktor halkın gözünde düşürülmeye çalışıldı.Bir tür popilst politikalarla (halka şirin görünme)hekimlerin görmesi gereken saygınlığı yitirdiler.Gerek ekonomik gerekse mesleki saygınlıkları yara almaya başladı. Günlerce masa başında ders çalışarak.Diğer zamanlarını hasta başında,acilde,poliklinikte geçiren bin bir güçlükle okuyan,mesleğe atandığında düşük ücret alan hekimlerimize gere...
Umutların Gerçeğe Dönüşünce Her insanın olduğu gibi gençlerinde hayalleri vardır.Bu hayalleri gerçeğe dönüştürme yolunda birçok mücadele verirler.Bu yolda öğle kolay bir yol değildir.İnişleri,çıkışları,virajları olan bir yoldur. Eğitim sisteminin elemeci yapısı,alt sınıflardan yeterince yönlendirmenin yapılamaması,mevcut üniversitelerin nitelikleri,öğrencilerin seçimde daha seçici olmasını gerektiriyor.Bu durum üniversite kapısında iki milyonu aşkın üniversite adayını bekletmekte,beklemeyle birlikte gençlerin üzerinde devasa bir yük teşkil etmektedir. 13-14 haziran sabahı okulların önünde olanlar bilir.Gençler son derece gergin,aileler de ne yapacaklarını şaşırmakta.Acaba çocuğa nasıl davranalım ki,olumsuz bir durum olmasın ve çocuk rahatlasın.Birçok gencin herhangi bir yerini kessen kan çıkmaz.O kadar çok gerilmiş durumda.Kimisi aileden birine sarılmış ağlıyor.Üzerlerinde dünyanın yükü,aile bir türlü bu yüke ortak olamıyor.Yükün altında gençler eziliyor. Eğitim sis temin...
   Tatilce Uzun bir yılın sonunda , geldi çattı tatil. Tatilde ne mi yapmalı? Çook şey. Tedbil-i mekanda fayda var, demişler. Gitmeli bir sahil beldesine, kafa dinlemeli. Yıl boyunca çalıştık,ürettik,yorulduk. Dinlenmeyi ne çok hak ettik. Vakit kaybetme, yap tatil hazırlığı. Yerleş sahil beldesine,havasını teneffüs et. Ye, iç, eğlen,yüz keyfine bak. Tatilde olmak , ne güzel şey. Düşünmeden ,değerlendir geçen zamanı. Yat sahil beldesinde,derin bir uyku çek. Ne çabuk bitti ,güzel tatilimiz. Bu yılı unut ,bir daha ki yılı düşün. Toparlan vakit geldi, yola çık. Terk et,  sahil beldesini, mesut bir şekilde. 06.06.2015                                                      ...
Sahada Bayram Bulanık’ta saha dedin mi herkesin aklına Kop Spor’un maçlarını yaptığı top sahası akla gelir.Ovanın en güzel düz yerinde yer alır.Doğusunda ve batısında küçük bir dere vardır.Yaza doğru derenin içinde pek su olmazdı.Suyun yerini boylu otlar,kamışlar doldururdu. Sahanın çevresinde çeşitli seyyar satıcılar,tatlıcılar,dondurmacı Ali Amca,çekirdek satıcıları yerlerini önceden alırlardı.Protokol için masa sandalyeler dizilir,bayrama hazır hale getirilirdi. Saha her 19 mayısta panayır yerine dönerdi.Neden mi? Çünkü ilçemizin 19 mayıs kutlamaları orada yapılırdı.Bayramdan önce lisenin gençleri,kızlı erkekli bayram provaları yapmaya birkaç kez giderlerdi.Ayrıca Beden Eğitimi öğretmenlerimizle birlikte bayramdan bir gün önce saha kireçle çizilirdi.Oyun ve gösterilerde görev alan öğrenciler çizgiler üzerinde son provalarını gerçekleştirirdi. Bulanık Lise’sinin yan bahçesinde bayram için çalışmalar yapılırdı.Gösteriye katılacak öğrenciler müzik eşliğinde hareketlerini yaparla...
Mevsimler Umudu aşılar bizlere, Geleceğini tomurcuk vererek, ilan eder, Bütün doğa canlanır,börtü böcek uyanır, İlkbahar gelince. Tatili bekleriz hep birlikte. Deniz, dağ,yayla,köy bir başkadır. Buğdaylar altın renge bürünür,başak olgunlaşır, Yaz gelince. Ilık bir rüzgar eser,ardından yağmur yağar, Yapraklar buruş buruş yerlere serilir, Konu komşu kış hazırlıkları yapar, Sonbahar gelince. Kar yağar lapa lapa,etraf beyaz çarşaf gibi, Benim gönlüm kayakta, kızakta, Cümle alem çekilir,yuvaya, Kış gelince. 03.06.2015                            Celal yıldırım
                                       Sarı Sıcak Yazı Akdeniz,Ege,Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde geçirenler bilir.Sıcakların nasıl insanı kavurduğunu.Sıcakların nasıl insanı bunalttığını.Gece ile gündüz arasındaki sıcaklık farkı azdır.Geceleri bile geç saatlere kadar sıcağın etkisini hissedersiniz. “Aşık Mahsuni şerifin türküsünde söylediği gibi sarı sıcak yamandır Aha Memmed Emmi gölgedeki bilmiyor.Aha Memmed Emmi.”Aydın ‘da İnanın temmuz ve ağustos sıcaklarında gölge olan yerle gölge olmayan yer arasında sıcaklık olarak çok az fark vardır.Binalar gündüz o kadar sıcak yüklenir ki gece olduğunda sıcaklığını dışarı verir.Balkonda sıcaktan oturamazsınız gecenin belli saatine kadar.Hatta bazen balkon fayanslarını uzun süre hortumla serinletmeniz gerekir.Diğer türlü balkonda oturamazsınız. Bazen en küçük bir esinti bile hissedemezsiniz.Yaprak oynamaz.Anlınızdan ter boncuk boncuk ine...
Ekinler Harman Olunca Bilmem hiç ekmeyin soframıza geliş serüvenini düşündünüz mü? Çok  uzun bir serüven yaşar,buğday soframıza ekmek olarak gelinceye dek.O serüveni yaşayanlar bilir. İlçemizde ( Bulanık) sonbahar mevsiminde eylül ile ekim ayı arasında buğdaylar ekilir.Ekimden hemen sonra kar yağar.Kış boyu tohumlar karın altında çimlenmeden bekler.İlkbahar gelince çimlenmeye başlar.Bulanık Ovası yeşile keser.Sanırsınız ki ovanın üzerine havı yüksek yeşil bir halı sermişsiniz.Rüzgar esince ekinler,bir o yana bir bu yana salınırlar.Sanki bir su akar gibi.Zaman içerisinde büyür,başak verirler.O başaklar yavaş yavaş dolmaya başlar.Doldukça bükülmeye başlarlar.Git gide renkleri yeşilden altın sarısına dönüşür. Temmuz sonu ağustos başı başakların içerisindeki buğday taneleri sertleşir.Artık hasat zamanı gelmiştir.Herkesi sevinçli bir duygu kaplar.Kimi tırpan,kimi traktör,kimi biçerdöver ile hasat etmeye başlar.Bizler ilk dönemlerde tırpan ile günlerce tarlada çalışır buğdayları b...
                                             Sevgi ve Eğitim Eğitimi etkileyen birçok etken vardır.Bu etkenlerden biri hatta başat olanın üzerinde durmak istiyorum.Sevgi eğitim ilişkisini biraz irdeleyelim. Psikanalist Erich Fromm sevgiyi, insanlığın sorunlarına bir yanıt   olarak, kişideki aktif ve   yaratıcı   gücün kaynağı bir   enerji   olarak tanımlar.Biz eğitimcilerde Erich Fromm’un tanımındaki yaklaşımın, eğitimde önemine inanırız.Öğretmenlerin öğrencileriyle etkileşiminde bütün gözlem ve deneyimlerimiz,öğrencilere duyulan sevginin onlarda yaratıcılık yönlerini geliştirdiğini ispatlamıştır. Amerika’da bir sosyoloji profesörü ekonomik durumu iyi olmayan bir semtte çok üst düzey öğrenciler yetiştiğini duyar.Bunun üzerine asistanlarına o semt ile ilgili araştırma yapmalarını ister.Asistanlar uzun çalışmalar sonunda bu üst düzey öğrenciler...
                Turnam Sanki kulağında küpesi var, Küpe mi sandın turnamın tellerini, O gezince kuşlar selama durur. Endamı güzel, telli turnam. Bulanık Ova’sında yanık yanık ötersin, Kimine sıladan haber salarsın, Başaklar olgunlaştı mı, sanarsın, Rengi gri -beyaz telli turnam.Celal Yıldırım
                             Çağı Anlamak: Yazıma bilişim çağının ne olduğunu açıklamakla başlıyorum. Bilişim Çağı   (Almanca   Informationszeitalter ; İngilizce   Information Age )   bilişim ve iletişim teknolojilerindeki   gelişimin insanlık tarihinde toplumsal, ekonomik, ve bilimsel değişimin yönünü yeniden belirlediği ve giderek   ağ toplumunun   ortaya çıktığı döneme verilen addır. Başta imalat sanayii olmak üzere, ulaştırma, inşaat ve enerji sektörlerindeki gelişmelerin toplumsal ve ekonomik değişimin itici gücü olduğu   endüstri toplumunun   gelecekte neye evrileceği konusundaki tartışmalar 1950'lerin sonlarında başlamıştır.   Başlangıçta bu döneme   Endüstri Sonrası Çağı   denmiştir.   1980'lerde İnternet'in kullanımının yaygınlaşması ve nihayet 1995'te tamamen serbest bırakılmasından sonra   endüstri sonrası   terimi yerini ...